Ahmet Önal | Kırıkkale Belediye Başkanı - Kırıkkale Haber, Son Dakika Kırıkkale Haberleri
GündemKırıkkaleManşet

Bayramlar temel değerleri paylaştırır

Haber71.Net - Google News | Abone Ol

Kırıkkale Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Eyüp Baş ‘Toplum Yapısının Sosyo-Kültürel Dinamiği Olarak Bayramlar ve Bayram Kültürü ’ ile ilgili açıklamada bulundu.
 
Bayramlar tatile kaçmanın fırsatı oldu!
Her bayram olduğu gibi bu bayramda da eski bayramlardan söz eden yazılar, programlar ve konuşmaların olacağını dile getiren Prof. Dr. Eyüp Baş, “Her bayram yaklaştığında, çocukluğumdaki eski bayram günlerini hatırlarım. Annem, babam, kardeşlerim günler öncesinden başlardık hazırlıklara. Annem tatlı açıp, yufka pişirirken, biz çocuklar da bayramlıklarımızdan, alacağımız harçlıklardan, şeker toplamak ve el öpmek için önce kimlere gideceğimizden bahsederdik. Şimdi eser kaldı mı acaba bu yazdıklarımdan? Komşuluk ilişkileri, inanın sıcacıktı. Küsler barışır, büyükler küçükleri sevgiyle kucaklar, yardımlaşırdık. Çat kapı teklifsizce ziyaret edebilirdik birbirimizi. Zamanla müstakil, bahçeli evlerin yerini apartmanlar aldı. İnsan, ne yazık ki kapı komşusunu bile tanıyamaz oldu. Artık bayramlar eşi, dostu, akrabaları ziyaret etmek için değil; tatile bir yerlere kaçmak için bir fırsat olarak görülmeye başlandı ülkemizde. Bilmem ki nereye gidiyoruz? Böyle mi daha iyi öyle mi? Bana sorarsanız eski bayramlar barış adına, sevgi adına, dayanışma adına çok daha iyiydi. Eski bayramlar da küçük mendillerin içine özenle bozuk para ve şekerler yerleştirilir, kapıya gelen çocuklara dağıtılırdı. Herkes kol kanat germeye çalışırdı birbirine. Evimize gelen bir misafiri yemek yedirmeden asla göndermezdik. Ne güzel geleneklerdi değil mi? Kaldı mı acaba bu yazdığım gelenek göreneklerden eser diye düşünüyorum şu anda. Ben köyden ayrılalı çok oldu ama her bayram bir gün önceden köye gider babam ve oğlumla birlikte mahallemizdeki küçük cami de bayram namazını kılardık.” şeklinde konuştu.
 
Ahlak anlayışı ile orantı
Bireylerin hafızalarındaki yerleri ve zihinlerindeki algılanması farklılıklar gösterse de, bayramlar, bir toplumun kendisini sosyal ve kültürel  anlamda  yeniden  üretmesinin vazgeçilmez  araçlarından  birini  oluşturur diyen Prof. Dr. Baş,  “Bu  önemli günlerde insanlar birkaç günlüğüne de olsa gündelik hayatın rutin akışının dışına çıkarak toplumsal ve kültürel varoluşlarının dayandığı temel değerleri paylaşırlar. Toplumların hayatında görülen olağanüstü günlerde yaşanan heyecanın derecesi, insanların ahlâk anlayışları ile orantılı olmaktadır.” dedi.
 
İnsanlık tarihi çok çeşitli bayramlarla doludur
İnsanlık tarihi çok çeşitli bayramlarla dolu olduğunu ifade eden Prof. Dr. Baş, “Bunlar genel olarak dinî bayramlar, millî bayramlar, etnik ve uluslar arası bayramlar, şenlik ve festivaller şeklinde sınıflandırılmışlardır. Üç semâvî dine mensup toplumların bayram kültürüne baktığımızda ana hatlarıyla aşağıdaki bilgileri tespit etmekte ve bizim bayram kültürümüzle bir mukayese imkanı bulmaktayız.Musevî toplumunun bayram olarak kutladığı çok sayıda zaman dilimi vardır. Ancak genel kabule göre bunlar üçü büyük olarak nitelendirilmekle birlikte yedi tanedir. Yahudi bayramlarının genel karakteri, tarihte yaşanmış önemli olayların her yıl canlandırılması, hatıralarla kin ve intikam duygularının daima canlı tutulmasına çalışılması şeklindedir. Bununla birlikte Hıristiyan toplumunda bayramlar muhtelif kiliselere göre değişmektedir. Hıristiyan bayramları da ilk planda Allah’a yaklaşmayı ve mağfiret dilemeyi hedef almayan, daha çok yaşanmış hatıraları canlandırmaya yönelik kutlamalardır ve putperestlik dönemlerinin birçok izlerini taşımaktadırlar.Müslüman toplumlarda ise kutlamalarla geçirilen önemli bazı günler ve gecelerin (Mevlid, Regaip, Miraç, Beraat Kandili, Kadir Gecesi gibi) dışında başlıca iki bayram vardır: Ramazan bayramı ve Kurban bayramı. Bayram günleri oruç tutulmaz, çalışılmaz, resmi yerler kapalıdır, herkes sevinç içinde eğlenir, fakat dini bayramlarda Latinlerdeki gibi aşırılıklarla dolu festival havası yoktur.” şeklinde konuştu.
 
Dostlara dost olduklarını hatırlatıyor
“Bayramın adı ne olursa olsun, bu sözün bizde uyandırdığı çağrışım esasında neşedir, sevinçtir, gülmek, eğlenmektir” diyen Prof. Dr. Eyüp Baş, “Bu, o kadar böyledir ki, dinimizin armağanı olan iki bayramda oruç tutmaya kalkışmak dahi haram sayılmıştır. Bayram bayramdır ve onu öyle kabul etmek lazımdır. Her Müslüman, bayram günlerini gücü oranında, yemek, içmek, eğlenmek vb. davranışlarla değerlendirmek durumundadır. Bizde bu bayramlar her ne kadar eskisi gibi değil denilse de toplumsal, kültürel sembollerin ve bu sembollerin temsil ettiği değerlerin yaşandığı, paylaşıldığı  dinsel toplumsal içeriklerini korumaktadırlar. Bunun devamı için bayramlarımızın gerçek anlamına uygun kutlanmasının fikri altyapısının hazırlanması gerekiyor. Bayramları çocuklara çocuk olduklarını, büyüklere büyük olduklarını, dostlara dost olduklarını hissettirme zamanı ve vesilesi bilmek gerekiyor. Ancak bu sayede bayramlarımız geçmiş özlemi olmaktan çıkar.Allah, İslam âlemine bayramda da sonrasında da “bayram huzuru” versin.” dedi.
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Haber71.Net Editor

Kırıkkale'nin Haber Portalı Haber71.Net'in editörü tarafından Kırıkkale haberlerinin son dakika ve hızlı bir şekilde ziyaretçilerine ulaştırmayı hedeflemektedir.
Başa dön tuşu