Kırıkkale Üniversitesi Senatosu, kamuoyuna tek bir makul gerekçe bile sunmadan utanç verici bir karara imza attı. Bu karar, bir isim değişikliği değil; bir dönemin, bir vizyonun, bir emeğin ve en önemlisi Kırıkkale’nin hafızasının topyekûn silinmeye çalışılmasıdır. Türkiye Cumhuriyeti’nin eski Başbakan Yardımcısı, İçişleri Bakanı ve bu üniversitenin kurucu rektörü Prof. Dr. Beşir Atalay’ın ismi, hiçbir açıklama yapılmadan üniversite çatısından indirildi. Beşir Atalay’ı herkes sevmek zorunda değil. Seven olur, eleştiren olur — bu doğaldır. Ama mesele bir şahsı sevmek ya da sevmemek meselesi değil, bu şehre ve bu ülkeye yaptığı hizmetlere vefa gösterip göstermeme meselesidir. İşte asıl sınav burada verilir. Bir insanın…
Haberin Detayıvefa
Unutulan Vefa: Alpaslan Pehlivanlı’nın Ardından Sessizlik Türkiye siyasetinin önemli isimlerinden biri olan Merhum Alpaslan Pehlivanlı, Kırıkkale’nin bağrından çıkmış, hem Keskin’in hem Balışeyh’in sesi olmuş, Ankara’da Kırıkkale’nin hakkını cesurca savunmuş bir değerdi. Bugün, ölümünün 31. yıl dönümünde sessizliğin gölgesinde bir anma yaşanıyor. Ne bir yazı, ne bir açıklama, ne de bir hatırlatma… Sadece sessizlik. Kırıkkale olarak Alpaslan Pehlivanlı’ya vefamız sadece bir bulvara ismini vermekle mi sınırlı kaldı? Oysa siyaset konuşulan her ortamda onun adı hâlâ geçiyor: “Bir daha onun gibi biri gelmedi” diyerek başlanıyor söze. Ama o sözün arkasını getiren, arkasından bir dua eden, bir teşekkür eden neredeyse yok. Hafızalarda yüceltilen…
Haberin Detayı