Geçtiğimiz günlerde yayımladığımız “KIRIKKALE TSO SEÇİMİNDE GÜNDÜZ BAŞKA, AKŞAM BAŞKA SÖYLEMLER!” başlıklı haber, Kırıkkale kamuoyunda beklenenden çok daha büyük yankı uyandırdı.
Telefonlarımız gün boyu susmadı, mesajlar ardı ardına geldi.
Faik’i Bırakın, Projeleri Sorun! Şehrin Önü Açılmalı
Ama itiraf edeyim, şaşırdım…
Ben beklerdim ki vatandaş, iş insanı, esnaf ya da sanayici çıkıp sorsun:“Adaylar projelerini açıkladı mı?”
“Ekrem Gök ne vaat ediyor, Emrah Doğan neyi değiştirecek?”
“Kırıkkale’nin sanayi dönüşümünde nasıl bir yol haritası izlenecek?”
Ama hayır…
Yüzlerce aramanın ortak sorusu şuydu:
Cihat şu Faik kim?”
Kırıkkale’de bugün herkes aynı şeyi konuşuyor: “Faik kim?”
Oysa asıl konuşulması gereken, bu şehrin yükünü kimlerin omuzladığı.
Gündüz başka, akşam başka konuşan, bir yerde “destek olalım” deyip diğer yerde dedikodu üreten, kendi çıkarı dışında şehir adına tek bir fikri olmayan bu zihniyet, yıllardır Kırıkkale’nin önünü tıkıyor. Faik gibiler çok; dün başka, bugün başka konuşan, akşam başka plan yapan, seçim zamanı ortalığa düşen… Ama bu şehir, lafla değil, duruşla büyür.
Faik’ten Fayda Gelmez, Muharrem Zengin Gibi Adamlar Olsun Yanında
Gerçek Kırıkkaleli, zorda kalan dostunun yanında olandır.
İşte Muharrem Zengin tam da o insanlardan biri.
Yıllardır esnafın, tüccarın, sanayicinin, kentin cefasını çekmiş, “dara düşenin yanında” olmuş bir isim.
Rahmetli “Perişanın Muharrem” olarak da bilinen Işıklar Betonun Sahibi iş insanı Muharrem Zengin, kimseye göstermelik destek vermemiştir; bir dostunun başı sıkıştığında yanında durmuş, bir esnaf tökezlediğinde el uzatmıştır. Garibanın, gürabanın yanında durmuştur.
SMA Tip-1 hastası Yiğit Hazma Demir büyük destek olmuştur.
Oğulları da babasının yolunda, aynı vefa ve ciddiyetle yürümektedir.
Faik memlekette kime ne yapmış kimin derdine merhem olmuş dedikodudan başka ?
Ama bazıları var ki hâlâ Faik’lerle yol yürümeye çalışıyor.
Faik’ten fayda gelmez
Kendini büyük gören ama iki lafı bir araya getiremeyen, şehir için tek bir çivi çakmamış bu tipler, her dönemin hastalığı.
Kırıkkale’nin bu zihniyetten kurtulması, gerçek adamlarla, sözüyle özü bir insanlarla yeniden ayağa kalkması gerekiyor.
Muharrem Zengin’e sahip çık !
Bu şehir, Muharrem Zengin gibi mert, vefalı, omurgalı adamlara muhtaç.
Çünkü Kırıkkale’nin kaderi, Faik’lerin değil; Muharrem Zengin gibi yürekli insanların ellerinde değişecek.
Faik sadece bir isim değil, bu şehirde ne yazık ki birçok kılığa girmiş bir alışkanlık haline gelmiş durumda.
Bu yüzden Kırıkkale’de proje değil, polemik konuşuluyor. Dedikodu konuşuyor, iftira atıyor.
Yatırım değil, yandaşlık tartışılıyor.
Vizyon değil, vızıldama duyuluyor.
Sanayi Şehriyiz Diyoruz Ama Kapıda Güvenlik Yok
Savunma sanayinin merkezi olması gereken Silah İhtisas OSB, kapısında güvenlik dahi olmayan bir hâlde!
Yanında mezbahane ve hayvan pazarı, içeride ciddiyet sıfır…
Dünyada eşi benzeri olmayan bir tablo!
Peki kim konuşuyor bunu?
Hiç kimse!
Ama “Faik kim” herkesin dilinde!
Kırıkkale sanayi şehri olma yolunda ilerliyorsa, önce şu tabloya bakmalı:
Yatırımı elinde tutamayan, üretimi büyütemeyen, vizyonu konuşmak yerine kısır çekişmelerle vakit harcayan bir şehir, nasıl kalkınacak?
Ticaret Erbabı Aynaya Bakmalı
Kırıkkale’nin ticaret erbabı, sanayicisi ve iş insanı artık aynaya bakmalı.
Bu şehir niye geride kalıyor diye sormadan önce, yıllardır aynı zihniyetle aynı koltukları paylaşanlar kendini sorgulamalı.
Sürekli “yatırım gelsin” diyen ama yatırımcı geldiğinde önüne bürokratik engel koyan,
“gençler girişim yapsın” diyen ama bir fikre destek olmayan,
“birlik olalım” deyip, seçim zamanı hizipleşen bu anlayışla nereye kadar?
Kırıkkale’nin sorunu ne Ankara’dır ne de Sungurlu’dur…
Sorun, kendi içimizdeki vizyonsuzluktur!
Faik’leri Bırakın, Fikirleri Konuşun!
Şehrin kaderini belirleyecek olan Ticaret ve Sanayi Odası seçiminde artık kimin kiminle fotoğraf çektirdiği değil,
kimin ne yapacağı konuşulmalı.
Kırıkkale artık “ben bilirim” diyenlerden değil, “biz üretiriz” diyenlerden yana olmalı.
Silah OSB’nin tabelası değil, içi dolmalı.
Ticaret Odası’nın duvarlarında değil, sahasında hareket olmalı.
Kırıkkale’nin kaderi Faik’lerle değil, fikirlerle yazılacak.
Faik’i bırakın…
Adaylara projelerini sorun, şehrin önü açılsın!
