
O Geldi, Şehir Uyandı: Adnan Duman
Ragıp Cihat Mencet yazdı
Bazı adamlar vardır…
Adımları sessizdir ama geldikleri anda şehir uyanır.
İşte Adnan Duman öyle biri.
Kırıkkale’nin sokaklarında büyümüş, rüzgârla top koşturmuş bir çocuktu o.
O çocuk büyüdü. Ama içindeki Kırıkkalespor sevgisi, büyümedi. Büyümedi çünkü zaten koskocaman bir hayaldi.
Ve o hayal şimdi, formaya, sahaya, gole dönüştü.
Ben mi? Ben sadece bir gazeteci değilim. Onun çocukluk arkadaşıyım. Aynı sıralarda omuz omuza büyüdük. Adnan’ı anlatırken kelimeler kifayetsiz kalır. Çünkü o, “yedisine neyse, yetmişine de odur” sözünün canlı hâli.
Ben Adnan’ı herkes gibi tanımıyorum.
Ben Adnan’ın toprağını, tozunu, terini biliyorum.
Aynı bahçede büyüdük. Aynı hayalleri kurduk.
Ama o, bir farkla hep öndeydi: Vazgeçmeyi hiç bilmedi.
İnatçıdır. Ama öyle bildiğiniz inatlardan değil…
Bu inat; sevdayla, kararlılıkla, memleket aşkıyla yoğrulmuş bir azimdir.
Yıllar önce, ben, “Bu takımı ayağa kaldıracağım” dediğinde, bazıları güldü.
“Çocuk işte,” dediler.
Ama bilmiyorlardı…
O çocuk, tuttuğunu koparacak kadar kararlıydı.
Ve şimdi o çocuk, Kırıkkale FK’nın başkanı.
Kulüp deyip geçmeyin.
Bu şehirde kulüp, sadece futbol değil…
Onurlu bir direniştir.
Kaybolmuş umutların yeniden doğuşudur.
Eskiden, ekonomik krizle boğuşan, formasına sponsor arayan bir takımdı Kırıkkalespor.
Bugün, sağlam adımlarla yürüyen, profesyonelliği iliklerine kadar hisseden bir takım var.
Ve bu değişimin tam kalbinde, Adnan Duman var.
Adnan bir iş insanı olabilir…
Ama ondan önce bir sevdalı.
O, geceleri uykusuz geçiren, sabahları sahaya umutla uyanan bir yürek.
Kulübü yönetmiyor, yaşıyor.
Her dosyada eli var.
Her maçta kalbi.
İşte bu yüzden, Ağrı’da o gol atıldığında göğe kaldırdığı yumruk, sadece bir golün sevinci değildi…
O yumruk, yılların acısına, yokluğuna, inatla kurulan hayallere sıkılmış bir yumruktu.
O an, her şeyin özetiydi.
Bazıları hâlâ burun kıvırıyor.
“Bu iş zor,” diyorlar.
Onlara diyorum ki:
Siz Adnan Duman’ı tanımamışsınız.
O pes etmez.
O yenilse bile ayağa kalkar.
Çünkü o, düşenin dostu değil…
Yeniden yürümeyi bilenlerin önderidir.
Bu yıl belki direk şampiyon olup çıkamadık…
Belki play-off’ta çıkacağız…
Ama daha büyük bir şey oluyor:
Bu şehir, yeniden kendine inanıyor.
Bir gün, Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş bu şehre gelirse…
Ve Kırıkkale tribünleri “Biz buradayız!” diye haykırırsa…
İşte o zaman herkes anlayacak:
Bir adamın inadı, bir şehrin kaderini nasıl değiştirir!
Bu daha başlangıç.
Ama ben sonunu biliyorum.
Çünkü bu hikâyenin kahramanı belli.
Ve o kahraman; makam için değil, memleket için yürüyen bir adam: Adnan Duman.
Adnan Başkan…
Senin yüreğini bu şehir tanıyor.
Kırıkkale FK, senin ellerinde büyüyor.
Yolun açık, alnın ak…
Çünkü umut, senin adınla yeniden yazılıyor.
Ve biz inanıyoruz:
Sen varsın ya, bu şehir düşmez.
Sen varsın ya, bu hikâye yarım kalmaz.
Ve ben diyorum ki:
Hazır olun, Kırıkkale!
Çünkü bu kez inat, sevdadan doğdu.
Ve sevdayla başlayan hiçbir hikâye yarım kalmaz.
Başarılar Adnan Duman…
Başarılar Bülent Hoca…
Ve terinin son damlasına kadar savaşan tüm futbolcu kardeşlerime selam olsun!