
“Bu yazıyı kaleme aldım diye belki arkamdan türlü sözler söylenecek. Kimileri ‘o şöyleydi’, ‘bu böyleydi’ diye dedikodu üretecek, kimileri de işin kolayına kaçıp bana ‘dinsiz’ yaftası yapıştıracak. Ama şunu bilsinler ki benim meselem kişiler değil, yanlışlardır. Asıl dinsizlik; camide torpil yapmak, kul hakkı yemek, adalet terazisini bozmak, çalışanın emeğini sömürmektir. Bazıları kalitesizler gibide iftira atmam, onun mesleği o iftiradan nemalanır. Benim derdim hak ve hakkaniyettir. Doğruyu söylemekten çekinmem, çünkü yanlış karşısında susmak en büyük vebaldir.”
Din Makamında Bile Torpil!
Memleketin en temiz kalması gereken kurumu hangisidir diye sorsanız, herkes “din makamı” der. Çünkü orada adalet, dürüstlük, eşitlik ve hakkaniyetin en üst seviyede yaşatılması gerekir. Ama görünen o ki Kırıkkale’de işler hiç de öyle yürümüyor.
Kırıkkale Müftülüğü, İŞKUR programı kapsamında alınan geçici işçiler üzerinden büyük bir torpil skandalının ortasında. Vatandaşlar öyle şeyler anlatıyor ki, insanın kanı donuyor:
-
Kadrolu personel oturuyor, İŞKUR’dan alınan işçilere camilerin, kursların işleri yıkılıyor.
-
NUR Camii’nin tüm işleri bu geçici işçilere yaptırılıyor.
-
Hatta çalışanların “çay içmesi” bile yasaklanmış!
Ve en vahimi… İddialara göre eğer bir işçinin “torpili” varsa günde bir cami temizliyor. Torpili yoksa üç cami temizlemek zorunda kalıyor. Yani camide bile adalet yok!
Bu iddialar CİMER’e yağmur gibi şikâyet ediliyor. Peki Müftü Bey bu tabloya ne diyor? Eğer bu iddialar doğruysa, gerçekten yazık! Çünkü dinin temsil edildiği bir makamda torpilin, kayırmanın, kul hakkının gölgesinin bile olmaması gerekir.
Millete vaaz kürsüsünden adalet, eşitlik, kul hakkı anlatıp, arka kapıda torpil düzeni kurmak… İşte asıl skandal budur.
Makamlar gelip geçici ama kul hakkı baki. Müftülük, bu iddialar karşısında sessiz kalamaz.
Acaba ne diyecekler…!
Ragıp Cihat Mencet
Haber71.net İmityaz Sahibi