Ahmet Önal | Kırıkkale Belediye Başkanı - Kırıkkale Haber, Son Dakika Kırıkkale Haberleri
Köşe YazılarıManşet

Sarı Öküz (1)

Haber71.Net - Google News | Abone Ol

Seçimlerin bir görünen birde görünmeyen yüzü var.
Son yıllarda politikaya kazandırılan seçim çalışmalarının görünmeyen yüzü yani perde arkası dediğimiz çalışma şekline artık kimileri “Karargah” kimileri “Komisyon” kimileri “koordinasyon”  kimileri “komite” diyor.
Bunlar seçim çalışma şeklinden tutunda sandıkların kontrolü, seçim toplantıları, çeşitli spekülasyonların kamuoyuna yansıtılması, çıkan spekülasyonların bertaraf edilmesi ve konvoyların tertibine kadar her türlü organizasyonun planlanması gibi önemli sorumlulukları yerine getirirler.
Yani bir nevi adayın attığı her adımın planlanmasında vardırlar.
Komite veya karargah adı ne olursa olsun sayıları çok değildir.
Komitede görev üstlenenler birkaç seçim yaşamış, tecrübeli kişilerden oluşmuştur ayın zamanda.
Seçim sırasında genellikle oluşturulan komiteler hakkında kısaca bilgi verdikten sonra asıl konumuza dönelim isterseniz.
Geçtiğimiz yerel seçimler sırasında hiç şüphesiz işte böylesi komiteler oluşturuldu.
Listeler yapıldı, tartışıldı konuşuldu listeler değişti, yeni listeler üzerinde kontak kalındı ve seçim çalışmalarına start verildi.
Gece gündüz seçim çalışmaları tüm hızıyla sürerken fırsat ve zaman oluşturulup,  eksiklikler, aksayan noktalar üzerinde genel değerlendirmelerde bulunuldu.
En küçük detaylar dahi atlanmadı.
Muhalefetten gelen spekülasyonlar masaya yatırıldı, karşı sloganlar geliştirilip, çıkan spekülasyonlar etkisiz kılındı.
Konvoy ve toplantı güzergahları, toplantı tertibi, seçim giderleri, çarşı-Pazar gezileri gibi her türlü saha çalışmasının şekli konusunda detaylar yapıldı.
Aday evine gidip uyudu da komite ayaktaydı her daim.
Kimi zaman teeee en ücra mahalleden “çatlak ses geliyor” sözünün peşine düşüldü.
Gidildi konuşuldu, ikna edilmeye çalışıldı.
Olmadı mı, en son adayın elinden tutulup gece yarısı teeeee oraya gidildi.
Bir oy bir oy denildi anlayacağınız.
İşte komitelerin seçim başlangıcıyla birlikte seçim sonuna kadar üstlendiği görevi izah etmek gerekirse kısaca böyle.
Seçim bitip sonuçlar ortaya çıkınca komitenin görevi de doğal olarak son buluyor.
Gel gör ki, seçimlerin sonucunda bir zafer kazanan birde kaybeden oluyor.
Yalnız anladığım ve gördüğüm o ki, seçimi koordine eden komiteyi oluşturanlar seçim zaferini kazansa dahi kaybetmişte olabiliyor.
Yaşadığı manevi haz, manevi sevinç ayrı olmakla birlikte, seçim kalleşliğinin en ağırını yaşayabiliyor.
İşte bu yüzden Kırıkkale’de kazanırken kaybedenler için Türk Edebiyatından güzel derlemeler, manalı politik fıkralar, günümüz kamuoyuna “cuk” diye oturuveriyor.
Değerli okuyucular işte size bu politik fıkralardan birini anlatayım.
Devamı Var…
-*/-*/-*/-*/*-/-*/-*/
 
Sarı Öküz(2)
Ormanda öküz grubu bir araya gelmişler.
Tehlikelerden ve özellikle aslanlardan kendilerini korumak için ne yapmaları gerektiğini konuşmuşlar ve bir karara varmışlar.
Omuz omuza verip, grup halinde hareket ederek boynuzlarını kullanıp kendilerini koruyacaklarmış.
Aynı bölgede aslan sürüsü varmış.
Birkaç hafta avlanamamış ve çok acıkmışlar.
Aslanlar bir araya gelip öküz sürüsüne saldırma kararı almışlar.
Hepsi bir yerden öküzlere saldırmışlar fakat öküzlerin korunma planı nedeniyle aslanlar ağır zayiat vermişler.
Öküzler bu başarının keyfi ile birkaç hafta rahat etmişler.
Aslanlar açlıktan yine saldırıya geçmişler.
Öküzler yine aslanların saldırısına karşı durmuş ve yine aslanlara ağır zayiat vermişler.
Bu saldırılar birkaç hafta daha sürmüş ancak aslanlar yine başaramamış.
Yine bir saldırının arkasından sonra Tilki geçiyormuş.
Bakmış ki aslanlar kara kara düşünüyor.
Yanlarına sokulup;
Hayırdır aslan kardeş, derdiniz nedir? Diye sormuş.
Aslanlar sorma Tilki kardeş, öküzlere saldırıyoruz ancak hep ağır zayiat veriyoruz.
Karnımız hala aç, aylardır bir şey yemedik, demiş.
Tilki, ne düşünüyorsunuz Aslan kardeş, bu işi hallederim” demiş.
Yalnız bana tam yetki vereceksiniz demiş.
Aslanların yanından çıkıp öküzlerin yanına gitmiş.
Öküzlerde bir tedirginlik var ki, otlanamıyorlarmış bile.
Tilki, hayırdır öküz kardeş ne bu telaşınız diye sormuş.
Öküzler, sorma tilki kardeş, ileride aslan sürüsü var. Bize rahat vermiyorlar, saldırıyorlar sürekli demişler.
Tilki, ne düşünüyorsunuz ben bu işi hallederim demiş.
Öküzler sormuş, nasıl halledersin, ne yaparsın demişler.
Nasıl yaparsan yap bizi kurtar demiş öküzler.
Bunda düşünecek ne var ki demiş Tilki.
Aslanlar yine saldırdığında şu sarı öküz var ya, verin, aslanlar onu alır siz kurtulursunuz, meselede çözülür demiş Tilki.
Öküzler düşünmüş taşınmış, Tilki’nin önerisini doğru bulmuşlar.
Tilki, aslanların yanına gitmiş olanları anlatmış.
Aslanlar saldırıya geçince öküzler sarı öküzü vermişler.
Öküzler birkaç hafta rahat etmiş.
Ancak aslanlar yine acıkıp saldırıya geçince, öküzler Tilki’yi çağırmışlar.
Tilki kardeş, sarı öküzü ver aslanlar sizi bırakacak dedin. Fakat halimize bak, perişan olduk, demişler.
Ne düşünüyorsunuz öküz kardeş demiş Tilki.
Hani siyah  öküz var ya, onu verin bu kez daha rahat edersiniz demiş.
Öküzler siyah öküzü de vermişler.
Bu birkaç hafta daha devam edince öküz sayısı azalmış ve yalnız, savunmasız kalmışlar.
Devamı var…
-*/*-/-*/-*/-*/
Sarı Öküz (3)
Fıkrayı nasıl bulduğunuzu ve hatta ne düşündüğünüzü sormuyorum.
Size özetle Sarı öküz fıkrasının ne çağrıştırması gerektiğini anlatmaya çalışayım.
Okudunuz biliyorsunuz.
Fıkrada üç kahraman var.
Öküzler, Tilki ve Aslanlar.
Öküzler bu fıkrada dostluğu, birlikte çalışmayı, ekipçiliği çağrıştırmalı size.
Tilki, güce karşı yalakalığı, aracılık vazifesi gereği kalleşliği, güç erkine yaranma duygusuyla her türlü kötülüğü yapabilecek bir kişiliğin, nasıl hain olabileceğini özetlemeli.
Aslanlar, güçlü ve ormanda söz sahibi olmaları itibarıyla, istediklerini elde etmek için en zayıf halkayı kullanan koltuk sahiplerini temsil etmektedir.
Fıkraya bu yönüyle bakıldığında şöyle bir tablo çıkar karşınıza.
Öküzler aslanlara karşı korumak için karar aldıkları halde benlik duygusu ön plana çıkınca Sarı öküz ekip içinden en yakın dostlar tarafından satılmıştır.
Yan bir nevi kalleşliğe maruz kalmıştır.
Hem de en yakın dostları tarafından.
Tilki, tilkiliğini yaptı diyebiliriz.
Öküzleri akıl oyunu ile kandırdı.
Aslanlara yakın olmak, onların taktirini almak, gözüne girmek amacıyla, Sarı öküze dostları gibi Tilki de kalleşlik yapmıştır.
Aslanların durumu diğerlerinden farklı mı?
Sahip oldukları güç ve kudret ile elde edecekleri bir kazanım için Tilkiyi kullanmışlardır.
Aslında Tilki bir maşa yerindedir.
Tilkiye ne verilecek bir güç nede yetki yoktur ortada.
Diğer açıdan bakılacak olursa, esasen aslanlar da güçleri yetmeyince Tilki gibi maşalar sayesinde kalleşlik yolunu seçmiştir.
İşte gördüğünüz gibi politik bir fıkra ile toplum, siyaset, dostluklar ve irade sahiplerini nasıl bozduğuna şahit oluyorsunuz.
Sizler nasıl gördünüz nasıl düşünüyorsunuz bilmiyorum ama hayatın taaaa kendisi işte.
Koltuk sevdası, benlik duygusu uğruna dostlukların nasıl satıldığı, nasıl kalleşliklere maruz kalınabileceği anlatmıyor mu bu fıkra? (SON)

Haber71.Net Editör

Kırıkkale'nin Haber Portalı Haber71.Net'in editörü tarafından Kırıkkale haberlerinin son dakika ve hızlı bir şekilde ziyaretçilerine ulaştırmayı hedeflemektedir.
0 0 votes
Haber Değerlendirme
2 Yorum
En Yeniler
Eskiler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments
Başa dön tuşu